Şimdi bir itirafla başlayayım… Polisli oyunlara pek ısınamam ben. Hep bir gerginlik, hep bir kaçış havası. Ama “Cash Patrol” başka bir seviye. Daha oyunun adını duyunca bile “acaba ben mi kaçacağım, yoksa peşime kazançlar mı düşecek?” dedirtiyor insana. Ekrana bir geçiyorsun, siren sesi yok ama heyecan bol.
Çakarları takmışlar, kazancı devriye aracına yüklemişler, gelsin bonuslar, gitsin çarpanlar! Açık konuşayım, bu slot hem güldürüyor, hem düşündürüyor. Hem de cüzdanı şenlendiriyor. Beni şaşırtan da bu oldu zaten.
Oyunun teması tam Amerikan dizilerinden çıkma. Polisi, zanlısı, el konulan paralar… ama işin güzel yanı, bu sefer aranan sensin ama aranan iyi anlamda. Çünkü peşindekiler parayla geliyor. Öyle çevir çevir, boş dön değil. Her çark çevirmesi yeni bir umut, yeni bir olay.
Semboller de bomba. Kelepçeden polis rozetine kadar her detay düşünülmüş. Ama işin kralı, “Money Collect” özelliği. O polis arabası sembolü geldi mi ekran bi’ gıcırdıyor resmen. Tekerlek izleriyle birlikte para toplanıyor. Bazen öyle bir denk geliyor ki, ekran “hadi bu da benden” der gibi şak diye yapıştırıyor kazancı.
Ve o anlarda ekran başında bir kendini kaptırıyorsun ki… Sesli gülmeler, “vay be”ler havada uçuşuyor. Bir oyun ancak bu kadar eğlenceli olabilir. Slotter ’dan bir kere açtın mı, gerisi zaten geliyor.
Şimdi oyunu beğendik beğenmesine de, nerede oynayacağız? Tabii ki de Slotter. Adamlar işi çözmüş. Site sade, hızlı, akıyor resmen. Cash Patrol gibi bir oyunu oynarken hız lazım çünkü bonuslar gelirken ekran donarsa o heyecan boşa gider. Ama Slotter’da böyle bir dert yok.
Oturduğun yerden, çayın elindeyken bile oyuna girip kendini bir anda polis arabasının içinde bulabiliyorsun. Siteye gir, Cash Patrol’u aç, sonra arkana yaslan. Sadece keyfini çıkar.
Güven desen zaten tam not. Kazandın mı? Hiç problem yok. Ödemeler hızlı, sistem stabil. Kazandığın para kadar, güven hissi de seni memnun ediyor. Slotter bu işi biliyor.
Cash Patrol’un en sevdiğim yönü ne biliyor musun? Oyun seni bir hikâyenin içine çekiyor. Sanki sen oyunun bir karakterisin. Bir çark dönüyor, hırsız kaçıyor. Bir başka çarkta, polis yetişiyor, çantayı kapıyor. Sen de ekran başında oturmuş “hadi, yap bi güzellik” diye içinden geçiriyorsun.
Ve çoğu zaman yapıyor da. Hele o ekstra free spin’ler yok mu… Ardı ardına geliyor, ekranda ışıklar patlıyor. İnsanın içine bir heyecan doluyor ki, “bu gece buradayım” dedirtiyor.
Oyun boyunca “yok artık” dediğim çok an oldu. Ama işte en güzel kısmı da bu. Hem şaşırtıyor hem sevindiriyor. Ve hepsini samimi bir atmosferle yapıyor.
Cash Patrol bana bir şeyi hatırlattı. Kazanç bazen gözükmez, bazen çaktırmadan gelir. Ama doğru zaman, doğru oyun ve doğru platform birleşince… İşte o zaman devriye sana çalışır.
Slotter’da Cash Patrol oynamak, klasik slot deneyimlerinden çok daha fazlası. Çünkü burada kazanç peşinde koşmuyorsun, kazanç seni buluyor. Arkanı kollayan polis yok ama ekranın tam ortasında devriye var.
Bir çevir, dene. Belki de bu defa kaçan sen değil, yakalanan büyük kazanç olur. Ve unutma, o polis arabasının ışığı sadece suçluları değil, fırsatları da aydınlatıyor.
Bazı oyunlar vardır, açar açmaz seni acayip bir tempoya sokar. İşte Action Money tam da…
Bak şimdi… bazı oyunlar vardır ya, ilk bakışta sana göz kırpar. İşte Wolf Gold onlardan…
Kardeşim bazı oyunlar var, ismine bakıyorsun “şanslıymış” diyorsun. Sonra başlıyorsun, bir bakıyorsun... hakikaten öyle. Lucky…
Dostum, açık konuşayım mı? Bu oyunun adını görünce bir tık tedirgin oldum. "Fortune Spells" ha?…
Release the Kraken, bak abi, bu oyunun adını ilk gördüğümde içimden “Ulan bu Kraken kim?”…
Bak dostum, tarih dersi vermeye niyetim yok ama konu Mısır olunca ister istemez ciddiyet çöker…